15 Haziran 2010 Salı

Mıcır ve Puik Dertleşiyor



P- Oğlum bak, demedi deme, bu sağa sola işeme huyun yüzünden seni kısırlaştıracaklar, konuşurlarken duydum.
M- Hiiii…Ne zaman dediler?
P- Geçen gün sn balkonda miskin miskin yatarken. Onlar yemek yiyordu, kapı arkasından dinledim.
M- Ne dediler? Ne dediler?
P- Babam dedi ki; ‘çok bağırıyor artık. Bütün gün mavv, mavvv, maaauuvvv…Susmuyor. Kısırlaştıralım bari…!’
M- Eeee annem ne dedi?
P- ‘Evet,’ dedi. Yazık hayvana. Valla hayvan  dedi sana. Sonra da,’üstelik her yere işiyor. Geçen gün yorgana işemiş, sonra da bir güzel benim pijamamla kapamış üstünü… dedi..
M- Hiiii…O kadar da kamufle etmiştim. Anlamış demek ki…
P- Oğlum sende çok fenasın, kızın bilgisayarına da işedin geçenlerde.
M- Oğlum, ne yapayım dayanamıyorum. Bir gidiyor, akşam geliyor. Üzerinde envai çeşit kedi kokusu…Dişi kediler; Çakıl, Şanslı, Mistik…Kokluyorum, kokluyorum, dayanamıyor, işiyorum.
P- Bak Mıcır ben seni anlıyorum. Ben de sokağa çıktığımda her ağaç altında salyalarım akıyor, gözüm dönüyor,işiyorum ama eve yapmıyorum.
M- Ne yapalım pekiiii? Biz senin gibi çıkamıyoruz ki sokağa! Senin keyfin yerinde tabii…Tak tasmayı boynuna git istediğin yere işe…
P- Sana da nı tasma alsınlar, söyleyeyim mi?
M- Hadi leyn…Takmam ben tasma falan. Madara mı edeceksin beni elin sokak kedilerine?
P- Ama bak kestirecekler haberin olsun…
M- Kestirmem…Kestirmem! Maaaavvvvv…..Maaauuuuvvvv…Maaaauuuuvvvv…
P- Sus be oğlum, terlik gelecek şimdi.
M-Maaaavvvvvv….Maaauuuaavavva…Mavvvv…
P- Ben kalkayım en iyisi buradan.
M-Maavvvvvv….
Cihan- Mıcır! Sus!
M-Mav?

13 Haziran 2010 Pazar

COCO ÇAKIL





Dişi bir kedi için en önemli şeylerden biri parlak ve bakımlı tüylere sahip olmaktır. Bu bir kedi için göz ardı edilemez bir gerçektir. Gerçek bir dişi olabilmenin yolu ise tek kelime ile temizlikten geçer.

Herkes bana bakınca tüylerimin ne kadar uzun ve gür olduğunu söylüyor. Ayrıca parlaklıkları göz kamaştırıyor. Elbette öyle olacak ancak bu sanıldığı kadar kolay bir iş değildir.

Parlak ve göz alıcı tüylere sahip olmak zannedildiği gibi tamamen genetik bir özellik değildir ve sanılanın aksine kolay da bir iş değildir. Bunun için ilk önce yapmanız gereken şey, günde iki kere temizlenmektir.

Sabah: Uyanır uyanmaz yapmanız gereken şey nedir? Hayır, kuru mama tabağına koşturmayın lütfen bu belki karnınızı doyurup, size anlık bir tatmin sağlayabilir. Ama ya sonrası?

11 Haziran 2010 Cuma

PUİK’İN GÜNLÜĞÜ




Sevgili Günlük;

Bugün öğrendim:  İnsanlar ikiye ayrılır; köpekleri sevenler ve sevmeyenler, diye… Ben köpekleri sevenler grubundanım…

Sevgili Günlük;

Kadın insanları anlayamıyorum. Mesela annemler- evet benim iki annem var- ; hem yemek yemeyi, hem alkol almayı seviyorlar. Yemek yiyip, rakı içiyorlar ve sonra göbeklerinin çıkmasından şikâyet ediyorlar. Oysa babamın hiç böyle bir derdi yok, o bütün kızlardan daha çok, daha çabuk yemek yiyor ve daha çok içiyor ama göbeği çıkmıyor. Yoksa göbeği var mıydı? Dur bir bakayım… Hımssss… Evet, küçük bir parça göbek yapmış, alkol göbeği…

Sevgili Günlük;

Mark Twain’i seviyorum.

Sevgili Günlük;

Dövme yaptırmaya karar verdim. Bunu Burcu Annemden öğrendim. O sürekli çizer, çizemezse fotoğraf çeker. Kendi dövmesini tasarlıyor. Ben de şu sözü gövdemin alt bölümüne yazdırmaya karar verdim; “AÇ BİR KÖPEĞİ DOYURSANIZ SİZİ ISIRMAZ, İNSAN İLE KÖPEK ARASINDA Kİ EN ÖNEMLİ FARK BUDUR.” Elbette Twain…

Sevgili Günlük,

Şu Pamuk Abla’ya yazmaya karar verdim. Başka türlü sorunlarıma çözüm bulamayacağım sanırım, mesela kuyruk sallamak için neden popomu da sallıyorum? Biliyorum, istemsiz bir hareket bu. Engel olamıyorum ama erkek bir köpeğe de yakışmadığını düşünüyorum. Evde kimse yokken alıştırma yapıyorum, bir türlü beceremiyorum. Üstelik kedi Şeker bana bakıp kıs kıs gülüyor, sinirim bozuluyor.

Sevgili Günlük;

Durum çok fena. Bugün dehşet içinde fark ettim ki kurabiye kavanozunda sadece üç kurabiye kalmış!

Sevgili Günlük;

Yürüyüşler sırasında annemlerin veya babamın neden bokumu toplayıp, poşetlediklerini hiç anlamıyorum. Çok iğrençler!

Sevgili Günlük;

Bugün babamla Dünya Kupası’nın açılışını yaptık. Annem, İspanya’yı babam Arjantin’i favori gösteriyor. Benim favorim ise sadece kızarmış tavuk

Sevgili Günlük;

Yatağıma yatmadan önce üç kere kendi etraımda dönüyorum. Kimi zaman kalkıp bunu tekrar yapıyorum, neden yapıyorum anlamış değilim. Bu döngüler yüzünden kimi zaman uykum kaçıyor, bozuluyorum.

Sevgili Günlük;

Alt katta oturan Zeytin sanırım benden hoşlanıyor. Biraz kısa ve çok psikopat bir kuzeni var ama olsun.


Şok Görüntüler


Köpek T.P kedi M'yi koynunda büyütmüş. Yalamış!!! Temizlemiş!!! Peki şimdi ne olacak? KEdi ve köpek aleminin konuyla ilgili değerlendirmeleri çok yakında. İşte skandal yaratacak görüntüler!

10 Haziran 2010 Perşembe

PAMUK ABLA'ya SORUN


Sevgili Pamuk Abla;
Aşk yüzünden aileme sırt çevirdim. Kocabaşlı, iri gövdeli ve uzun kuyruklu siyah beyaz bir kedinin peşinden pencereden kaçıp gittim. Önceleri bana karşı çok nazikti. Onunla uzun uzun parkta dolaştık, çocuk bahçesinin kumlarında yuvarlandık, kaydırak denilen oyuncağın en tepesine çıkıp, birlikte dolunayı seyrettik, ağaçlara tırmandık, kuşları gözledik. Hey hat annem bana hep tembih ederdi, “sokak kedilerinden uzak dur, onların tek derdi cinsellik derdi.” Ne kadar haklıymış. Bu adı bile belli olmayan kedi için gençliğimi verdim. O benim ilk kedi adamımdı. Ona teslim oldum. Ama o ne yaptı? Benden hevesini alınca cılız bir sarmanla bastım onu. Gururum Şimdi evime dönmek istiyorum. Ama hangi yüzle? Çakıl Abla, lütfen bana bir yol göster, aile evime geri döneyim mi? Dönersem bana kızarlar mı?
Rumuz Gonca kedi…
Sevgili Gonca Kedi;
Biz kediler için en önemli şeylerden biri yaptığımız hatalardan ders almaktır. Bizi insanlardan ayıran en büyük fark da budur. Canım kızım, bilirsin biz bozuk yemek yemeyiz, önce bir koklarız, yemek bozuksa şıp diye anlarız. Ama aşk işin içine girince durum biraz farklı oluyor elbette.
Sende yaptığın hatanın farkındasın. Hemen vakit geçirmeden evine dön. Zaten onlarda deli gibi seni arıyordur. Kapının önüne git, acıklı acıklı miyavla, onların gözlerinin içine bak, mahzun dur. Çok susamış ve çok acıkmış gibi yap. Onlara sokul, geceyi onların yanında uyuyarak geçir. Tüm bunları yap ki senin onlara ihtiyacın olduğunu düşünsünler. Korkma kızmazlar. Seni buldukları için çok sevineceklerdir, yufka yürekli yaratıklardır zira. Ama bir daha koca kafalı sokak kedilerinden uzak dur. Bu sana ders olsun. En tehlikeli tür onlardır. Gözünün yaşına bakmazlar.
Sevgili Pamuk Abla;
Ben çok küçük yaşta çiftleştim. Henüz bir yaşında bile değildim. Kaza kurşunu ile hamile kaldım. Doğum yaptım. Üç bebeğim var ellerinden öperler. Ailem bu durumdan pek hoşnut olmasa da beni ve bebekleri kabul etti. Ancak boyumun kısa, bedenimin ince olmasından dolayı göğüslerim sarktı. Balkona çıkmaya utanıyorum. Yürürken göğüslerim yere değiniyor. Ne yapmalıyım?
Rumuz: Küçük Anne


9 Haziran 2010 Çarşamba



Mıcır ve Puik birlikteyken;

M- Oğlum bak nasıl da huzur içinde film seyrediyorlar

P- Evet, mutlu bir aileyiz biz

M- Evet ama çok sıkıcı bak ne yapcam

P-Yapma...

M- Maaavvvv- Mauuuuvvvv- Maaauuuuvvvv

Cihan- Mıcır!

M- Mamamauvvv

Cihan- Mıcıııır!

M- Maaaauuuuvvv- Maaaauuuuvvvv-

P- Terlik geliyor kaç

Terlik uçar

M- Mav

PUİK


Puik; - "Ne yiyosun? bana da versene! bana da ver! hadi! birazcık ver! hmmm... güzel diilmiş, yemiyorum."

Puik; - "Nereye? mutfağa mı? bana yemek mi verceksin? bana yemek ver! bana yemek vermiceksen mutfağa niye gidiyosun ki?

Puik; "Kurabiye var mı kurabiye?"

Cihan; "Otur Puik."

Puik oturur.Gözleri kurabiye kavanozundadır

Cihan;" Pati ver Puik..."

Puik; "Allaam yaaa..." Dili dışarı sarkmıştır.

Cihan; "Pati ver Puik."

Puik; "Al be al patiyi ne yapacaksan. Hah el mi sıkıştık şimdi!?!

Cihan; "Afferin oğluma al sana kurabiye"

Puik; katır kutur, katır kutur...mmmm

MICIR'IN GÜNLÜĞÜ


Sevgili Günlük;

Bilgisayarın önünde yatıp, kuyruğumu kah klavyenin kah ekranın önünde dolaştırmayı seviyorum. Ancak bu ikisini aynı insana karşı yapmıyorum. Misal; babamla bilgisayarda isek, kuyruğumu ekranda dolaştırıyorum çünkü kendisi sürekli satranç oynuyor. Annemle bilgisayarda isek klavyede çünkü kendisi yazı yazıyor. Evet, sana itiraf edebilirim sadece bana evde ilgi gösterilsin istiyorum. Ayrıca bu konuda annemi kendime feci derecede rakip olarak görüyorum. O gelmeden babamın kucağına yayılıyorum ki, annem başını babamın dizine koymasın. Zavallı babam bazen ikimizi de taşımak zorunda kalıyor. Bir eliyle benim tüylerimi, diğeri ile annemin saçlarını okşamak onu yoruyor.

Sevgili Günlük;

Annemin başka bir evde başka kedilerle ilişkisi olduğundan şüpheleniyorum.

Sevgili Günlük;

Apartman kapısına uyuz oluyorum. Irkçı bir kapı kendisi.İnsanlar gelince açılıyor ama ne bana , ne de Dingil'e açılmıyor. Saatlerce kapının önünde durup bakıyoruz.Bana mısın demiyor!

Sevgili Günlük;

Babamın sakalları gibi bıyıklarımın olmasını istiyorum. İnsan kızlar onu bu haliyle daha çok beğeniyormuş, annem söyledi. Keşke annemde bıyık bıraksa daha çok aile gibi oluruz.

Sevgili Günlük;

Babam her, "hayır" dediğinde ben, "evet" diyorum. Aramızdaki kuşak farkı anlatılır gibi değil. Kız arkadaş yasak, balkondan sarkmak yasak, koltukları tırmalamak yasak, kablo kemirmek yasak, sokaktaki kedilere mauvlamak yasak. "Git kendine bir kaplumbağ evlat edin " demek geliyor içimden.

Sevgili Günlük;
Geçen gün okuduğum bir makalede kedilerin 100'ün üzerinde ses çıkarabildiklerini öğrendim. Bunun üzerin çalışıyorum. Ama babam kızıyor!"

Sevgili Günlük;

İrma- bizim sokağın kedisi, tekir, ince ve güzel bir kızdır kendisi. Sessizdir biraz...- doğurmuş...Hem de dört tane. Gelip gelip bizim balkonun altında duruyor, arkasında da bebekleri. Annem bana pis pis bakıyor. Acaba o çocuklar benim olabilir mi? Ya benimse! Firavun kedileri şahidimdir ki ben bir şey yapmadım. Yapmadım değil mi?

Sevgili Günlük;

İrma ve dört yavrusu yine geldi. Bu kedi bana bir şey anlatmak istiyor galiba..

Sevgili Günlük;

Dingil bana metroseksüsel olduğumu söyledi. Sürekli temizleniyormuşum ve tırnaklarım veteriner tarafından kesiliyormuş. Metroseksüel ne demek? Bilgisayarı açsalar da bir baksam...

Sevgili Günlük;

Meaavvv....diye bağırdığımda annemin ve babamın; ama özellikle babamın keza kendisi zaman zaman terlik terörüne de başvurabiliyor, tepki göstermesinden bıktım... Bıktım. Onlara seslenmiyorum ki neden her seferinde karşılık veriyorlar anlamıyorum.

Sevgili Günlük;

Puik'in bebekken beni büyüttüğünü, soğuk gecelerde koynunda uyuttuğunu, onunla aynı kaptan yemek yediğimi ve onu çok sevdiğimi lütfen diğerleri duymasın. Lütfen duymasın...

7 Haziran 2010 Pazartesi

Mıcır...


-aaaa! Kendi patim, hemen yalayayım

-aaaa! Bilgisayar kablosu hemen oynayıp koparayım.

-aaaa! Disarisi hemen miyav!

-aaaa! Su; ic ic ic ....

-aaaa! Kuru mama; ye ye ye, dök, saç....

-aaaa! Ses geldi gidip bakiyim.

-aaaa! Uyuyo lan galiba gidip uyandırayım.

-aaaa! Babam çalışma odasına gitmiş yüksek sesle bağırayım ki onu aradığımı sansın.

-aaaa! Babam bilgisayarda bir şeyler yapıyor, kucağına öyle bir yatayım ki yamuk otursun.

-aaaa! Annem geliyor. Arabanın sesinden tanıdım. Hemen kapıya koşayım.

-aaaa! Annem geldi üstünü başını koklayayım.

-aaaa! Annem başka kedileri mi sevmiş ne!!! Gidip çantasına işeyeyim.

-aaaa! Benim annem dişi bir kedi olabilir mi acaba?

-aaaa! Kapıyı kapatıp gittiler, balkona çıkıp acı acı miavlayayım vicdanları sızlasın.

-aaaa! Sokak kedisi... Kafamı balkondan sallandırıp bakayım.

-aaaa! Dingil....Kız Dingil gelsene bize kuru mama var bizde.

-aaaa! Uyumuşlar gidip yatağın üçte birine yayılayım.

-aaaa! Güneş dogdu hemen gidiym butun evi uyandırayım.

-aaaa! Kumumu taşırayım, balkona yeni bir düzen vereyim.

-aaaa! Koltugun minderi, hemen hallledeyim.